15 Nisan 2014 Salı

Kuzgun / The Raven

"Sonunda şiirimin çatısı ortaya çıkmıştı. Şiirimin adı "Kuzgun" olacaktı. Bu kuş zaten meşum, uğursuz bir hayvan olarak biliniyordu ve devamlı aynı kelimeyi her hecenin sonunda melankolik bir tonla tekrar edecekti. Burada hemen mükemmel bir şiirin mutlaka bir amacı olması gerektiği aklıma geldi. İnsanlığı en çok hüzne boğan evrensel acı ne olabilir diye sordum kendime. Cevabım "ölüm" oldu. İşin estetik tarafını düşünerek ölümü şiirselleştirmem gerekiyordu. Şiir ancak bu şekilde daha önceden düşünmüş olduğum "güzellik" unsurunu içerebilecekti. Güzellik ve ölüm! Bunlar nasıl yan yana gelebilirdi? Ancak güzel bir kadının ölümüyle! Güzel bir kadın ölecekti, ama onun bu güzelliğini kim dile getirecekti? Tabii ki arkada kalan zavallı sevgilisi. Ağıt tutmak ancak onun dudaklarına yakışabilirdi."




Poe'nun kendi sözcükleriyle The Raven'in yazım süreci ve enfes şiir. Bir tarafta orijinali bir tarafta çevirisi var. Çeviri Dr. Oğuz Baykara'ya ait. Güzel bir çeviri ancak Poe'nun kelimeleriyle okuduğunuzda hissettikleriniz bambaşka... Okuyun, okuyun, okutun...


"Prophet!" said I, "thing of evil!-prophet still, if bird or devil!-
Whether Tempter sent, or whether tempest tossed thee here ashore,
Desolate yet all undaunted, on this desert land enchanted-
On this home by Horror haunted-tell me truly, I implore-
Is there-is there balm in Gilead?-tell me-tell me, I implore!"
                                                       Quoth the Raven, "Nevermore."



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder